Anneannemi oturmaya gittiği komşusu, eve dönmek için kalktığında kayısıya kadar geçirmiş. Kayısı ağacı. Müthiş bir an bence.
“Sonra beni kayısıya kadar geçirdi.”
Bu kızlar 75 civarı. Ağır çekimde yaşıyorlar. Sılovmooşın. Ama misafir geçirmeyi atlamıyorlar. Kayısıya kadar da olsa.
Kapıya kadar geçirmek bizde nezakettir. Aktarımı yavaşlamış olabilir. Bu, bağlantıdan veya bellek yetersizliğinden kaynaklıdır bilemeyiz. Her şey mümkün. Sonuçta giden varsa geçirmeli. Ki var, olur. Geçirelim. Kapıya kadar. Totomuzu kaldıralım. Yoksa marmelat olur.
Misafir önemli kültürümüzde. Türk misafirperverliği diye bir nam salmışız. Sorun şu ki en büyük misafirlik dünyadadır ve %çok Türk bunun farkında değildir. Tabi ki %çok İspanyol veya %çok Hint de bunun farkında olmayabilir ancak ben İstanbul’dan konuşuyorum çılgın faniler. Türk misafirperverliği gibi bir dünya misafirperverliği de var aslında. Doğanın bize sundukları inanılmaz. Annem der ki “Eve gelen birini, hiç olmazsa bardak su ikram etmeden evden uğurlamamalısın.” Böyle çok savaş başarılarım var benim. “Alaaaaşkına, annem kızar, bırakmam” falan diye. Neyse biz bir bardak su veririz, doğa şelale sunar bıdı bıdı..
Ama nasıl ki 3 günden sonra misafir olduğun evin ferdi sayılırsın, artık yavaştan mutfağa girmeler, çamaşır asmalar başlar.. işte dünya da bunu istiyor. Sonra da git istiyor. Çünkü misafirsin. Sen dünyaya gel, bi işin ucundan tut. Yararın mı dokunur, zararın mı? sonuç seni gelir bulur yine. Evren enerjini alır, yayar ve gitmeni bekler. Çünkü 3 günlük dünyadır. 3 Günden sonra bitkisel hayata girmeler, aklı asmalar başlar. Sonra da gitmen beklenir. Gitmezsen olay olur. Evrenin düzeni bellidir. Sana da belletir.
“Allah aklımızı almadan canımızı alsın” duası çok güzel. Herkes istemeyebilir tabi. Bu da bir seçim. Sonuçta kaybettiği canla aklını da yitiren çok kişi gördük yakın geçmişte. Umarım bir daha olmaz.
Akılla can koalisyona gitse ne güzel olur. Ama ne olursa olsun hayat devrilecektir. Çünkü hiçbir şey sürekli değildir. Değişmeyen tek şey değişimdir. Vaaay kafalar değişik yine.
Sevgiler Marmelat Hükümeti Vatandaşları!
Ezile ezile kazanacağız!
Ekmeğimize marmelat sürdünüz. Şeker oranına zamanla bakacağız. Umarım şeker pancarı yerine yapay tatlandırıcılar içermiyordur. Mm.
"Mazlum ol zalim olma! Üzülsen de üzen olma. Mahşerde hesap zordur, ezilsen de ezen olma."