24 Kasım 2011

Ben Bir Kere Öğretmen Olmuştum..



2006 Yılında yüksek lisansa başlamıştım ve “part time” bir işe ihtiyacım vardı. Öğretmen vasfımın da olması üzerine “Ücretli Öğretmenlik” denilen mesleğe başladım. Ücretli öğretmenlik önlisans ya da lisans mezunlarının başvurabildiği (bölüm sorun değil), ders başı cüzi miktarda para kazanılan ve sigortası ayın yarısı kadar ödenen bir işti. Devletin kaçak işçileri… İlçe milli eğitim beni öncelikle kendi branşımda çalışabileyim diye bir liseye gönderdi… Okulun bahçesinden girdim, binanın kapısına gidene kadar çılgın ergen bakışları… Görevliye durumu açıkladım ve müdür odasında bekleyebileceğimi söyledi. İşveren müdürle anlaşabilirsem tekrar ilçe milli eğitime gidip işlemlerimi halletmem gerekiyordu.5,10 Dakika sonra müdür adam girdi içeri ve bana bağırmaya başladı:
“ Burada ne işin var?! “
“ Neden sivilsin?! ”
“ Hangi sınıftasın?! “
Üç kelime söyleyebildim: “ Şeeey… Ben… Öğretmen… “,
Müdür birden durumu kavradı, yüzü yeşil sarı bir renkten geçerek pembeye ulaştı:
“ Hocaaanım hocaanım kusura bakmayın ben sizi öğrenci sandım. Burası çok pis bir okuldur. Sizi üzerler. Çok olaylar olur. Burada çalışmanız uygun değil.”
İlçeye gidip durumu anlattım. Müdüre hak verip, sınıf öğretmenliği yapmama karar verdiler. Ve başka bir okula gittim görüşmeye. Uygun bulundum, başladım..
İlkokul 3. Sınıf, 26 Kişi mevcut. 13 Kız 13 Erkek olması beni gereksiz çok sevindirdi. Enteresan bir çevre, suç bölgesi.. Cahil veliler, sevimli,sümüklü bebeler..
İki yıl aynı okulda devam ettim. İlk yıl 3. Sınıflarla 2. Yıl 5. Sınıflarla çalıştım…

1. Sınıf öğrencileri vardı: Ahmet ile Mehmet.. Kanka bunlar. Bir gün kat nöbetçisiyim. Görevim tenefüste katta asayişi sağlamak ve ders zili çaldıktan sonra kattaki öğrencileri sınıflarına gönderip derse dönmek.. Herkes sınıfına girdi, bu iki velet girmiyor.
“ Öpebilir miyiz Zeynep Örtmeniiim ? ” diye mızıldanıyorlar. Bir süre sonra direncim bitti ve öpün ve sınıfınıza girin dedim. Eğilip yanağımı uzattım. Beni öptüler. Arkalarını dönüp birbirlerinin omuzlarına ellerini atıp sarıldılar ve yürümeye başladılar. Ahmet dönüp Mehmet’e dedi ki:
“ Nasıl yaladık ama Zeynep Örtmeni!  Hehehe.. “


2. Sınıfların öğretmeni 2 Yıllık “ Gıda Teknolojileri” bölümü mezunuydu. 2. sınıf çok kritiktir, geçiştir. Önemli olan öğretmenin etten, sütten, sebzeden, meyveden anlamasıydı.

3. Sınıf dersliği bulunduğu mevki itibariyle aynı binayı paylaştığımız otistik çocuklar dersliklerinin bir üst katındaydı. Eğiticinin, öğreticinin az olduğu bu bölümde genel çocuk ihtiyaçlarının giderilmesi için düşük fiyatlara kız meslek liselerinin çocuk gelişimi bölümlerini bitirmiş kızcağızlar çalışmaktaydı. Düzenli olarak kendi bölümünden fırlayıp, dersliğimizin tam ortasına çişini yapmaktan zevk alan bebenin göbeği gıdıklansın. Şimdi.

4. Sınıflar da kapkaç olayı yaygındı. Sınıfta sürekli silgileri kapıp kaçanlar vardı. Birgün bir bebe gelmemiş. Komşusunun tavuğunu kapıp mısır çarşısına kaçmış. Tavuğu satmış cips ve misket almış. Ertesi gün elleri hala yağlıydı..

5. Sınıflara yaptığım yazılı sınavlarda aldığım birkaç çılgın yanıt:

Ders: Din
Soru: Orucu bozan şeyler nelerdir?
Cevap:  -Limon görürüz, tükürüğümüz çıkar, orucumuz bozulur. Hemen abdest alır camiye gideriz. Namaz kılarız. Ve oruç tutmaya devam edebiliriz.
          —Patates, ekmek, domates, salatalık, zeytin, hamburger, reçel, peynir, karpuz, sucuk, fasulye, çorba, kola, cips, jelibon, poğaça, simit, elma, yeşil zeytin, armut, maydanoz, tuz, şeker, kaşarlı tost, sucuklu tost, karışık tost, yengen…


Ders: Trafik
Soru: Bisiklet kullanma kuralları nelerdir?
Cevap: - Kızlar etekle bisiklete binmemelidirler. Düşerlerse altları görünür. Günah olur.
        — Bisikletin frenleri olmalıdır. Yoksa ayağımızı arka lastikle plastik arasına sıkıştırıp durabiliriz. Ayakkabımız erirse babamız dövebilir.






Öğrenci komiktir...






Öğrenci çılgındır...





Öğrenci duygudur..



Öğretmen sevgidir...




Öğretmen aşktır...



21 Kasım 2011

Süper Türkler..

             

               Kuzen Murj’un Mozambik gezisinde çektiği süper fotoğraf..




                       Ve benim fotoğrafa eklediğim süper Türk motifleri..


18 Kasım 2011

vespa tasarımları..


 fikir: Zeynep Erdim





















zikir: Oytun Yılmaz           

10 Kasım 2011


Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.. M.K.A.

7 Kasım 2011

MöÖöÖ



4.5 Gün resmi tatil olan tek çılgın bayramımız “KURBAN” hepimize mübarek olsun ..

1 Kasım 2011

kakART..

Üveyiğin ilk sanatsal çalışması… 1 Numara bebek bezi üzerine sulu kaka tekniği .. . Natürmort bir eser .. Anlamı O’nda gizliymiş.. Ben bendeki anlamlarını sıralamak istedim;
1.      İki kalp..  Anne&Baba
2.      Karşılıklı bakışan iki horoz.. Asi bir kız olacağım mesajı..
3.      Dünya bok gibisin ama sevdim seni…
4.      Kıvrılan bez simetri oluşturur..
5.      Popomla bunu yapabildiysem ellerimdeki yeteneği siz düşünün :D